Bizim en büyük gücümüz birlik ve beraberliğimizdir

VATANIMIZIN ÜZERİNE KARA BULUT GİBİ ÇÖKMEK İSTEDİ
15 Temmuz 2016 tarihinin Cumhuriyet tarihimizin en önemli eşiklerinden bir tanesi olduğuna dikkat çeken Karabacak, “O gece yaşananlar sıradan bir darbe girişiminin çok ötesinde bir felaketi hedefliyordu. Amaç, sadece millet iradesiyle iş başına gelmiş iktidarı devirmek değil, ülkemizi bir kargaşa, iç çatışma ve belki de iç savaşın cenderesine hapsederek -belki de- çok uluslu bir müdahaleye zemin hazırlamaktı. Emperyalizmin Truva Atı Fetö’nün, yıllarca kurguladığı büyük ihanet, o gece aziz vatanımızın üzerine kara bulut gibi çökmek istedi.”

TÜRKİYE SEVDALISI MİLLETİN ÇOCUKLARI
“Mukaddes değerlerimizi istismar ederek bu ülkenin evlatlarını devşiren ve birer ölüm makinesine dönüştüren çok uluslu terör örgütünün hainleri sivil vatandaşlarımızı, asker ve polislerimizi hunharca katletti; demokrasimizin timsali TBMM, MİT, Genelkurmay Başkanlığı, Özel Hareket Merkezi başta olmak üzere kurumlarımızı bombaladı. Şükürler olsun ki, devletimizin içerisindeki milli unsurların direnci ve milletimizin devletimizin etrafında saf tutması neticesinde ihanet bertaraf edildi. Son Haçlı Seferi, 15 Temmuz 2016 gecesi, Türklerin asil direnciyle bir kez daha mağlup edildi. Varlığını Türk varlığına adamış olan Türkiye sevdalısı milletin çocukları, emperyalizmin çocuklarına galip geldi!” 

ÖVGÜ VE TAKDİRİ ZİYADESİYLE HAK ETMEKTE
“15 Temmuz gecesi yaşananların çok açık şekilde gösterdiği gibi, bir ve beraber olduğumuzda üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir engel olamayacağını söyleyen Genel Başkan, “Devletimizin bekası ve ülkemizin selameti için her fedakarlığı göze alan bu aziz millet her türlü övgü ve takdiri ziyadesiyle hak etmektedir. 15 Temmuz ihanetini canları ve kanlarıyla bertaraf eden şehitlerimize Türk milleti olarak minnettarız ve mübarek kahramanlarımızı asla unutmayacağız. 251 şehidimizi, 2 bin 190 gazimizi şükranla anıyoruz. Rabbim cümlesinden razı olsun” 

MÜSAMAHA ASLA GÖSTERİLMEMELİDİR
“Fetullahçı Terör Örgütü’nün uzun yıllar süresince devletin en hassas ve önemli makamlarına sinsice konuşlandığını kaydeden Karabacak, “Öyle ki, ihanet örgütü, Türk silahlı kuvvetleri, emniyet teşkilat, yargı, eğitim başta olmak üzere birçok kurumda en alt kademeden en üst kademeye kadar yerleşerek devleti zehirli sarmaşık misali sardı. 15 Temmuz, bize paralel yapılanmaların ve yandaş anlayışların akıttığı zehrin nasıl devleti yıkma noktasına getirdiğini acı şekilde göstermiştir. İşte bu nedenle devletin her kademesinde esas alınması gereken tek kriter liyakat olmalıdır. Kamusal alanda ve özellikle de kamu yönetiminde, devletten başka yapılara sadakat gösterenlere tahammül ve müsamaha asla gösterilmemelidir. Tüm yaşananlara rağmen kamusal alanda hala mensubiyetler üzerinden tasnif yapan kim varsa ya kripto fetö unsurudur ya da fetövari başka bir oluşumun heveslisidir.”

SON NEFESİMİZE KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ
Bu noktada bilinmesini isteriz ki; Türk Eğitim-Sen olarak, devletimizin terörle mücadelesine amasız fakatsız omuz vermeye devam edeceğiz, devletimizin istikametini tayin eden milli iradeye her daim sadakatle bağlı kalacağız, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğüne son nefesimize kadar sahip çıkacağız. Allah milletimize bir daha böyle sıkıntılı günler göstermesin. 15 Temmuz gecesi fedakârca, kahramanca çarpışan, devletin bekası için sağında solunda kim var bakmadan hainlerin karşısına cesaretle dikilen kahramanlarımızı bir kez daha minnet ve şükranla yad ediyor, şehitlerimizin aziz aileleri önünde hürmet ve saygıyla eğiliyorum.”

Haber: Ahmet Gökdemir